Bölüm 56: Yaklaşmaya Cesaret Edenler Ölecek
Chu Feng ve diğerleri haritayı takip etti ve yürümeye devam etti. Sonunda, gökyüzü kararmadan önce sözde mezara yetiştiler.
O anda mezar çoktan açılmıştı. Hala koşuşturan birçok insan olmasına rağmen Köken Alemi uzmanının figürünü görememişlerdi. Bu demek oluyordu ki en güçlüler zaten girmişti.
״ O zaman sadece kalanların bazılarını elde edebiliriz.״ Olay yerini gören birçok insan hayal kırıklığına uğramıştı.
״ Eğer hemen girmezsek korkarım ki bir tane pirinç tanesi bile göremeyeceğiz.״ Diğer taraftan Chu Feng değişik bir şekilde güldü ve aceleyle ilk olarak öne geçti.
Mezar çölün altında yapılmıştı ve boyutu herkesin hayal gücünü zorlamıştı. Geniş tünelin her iki tarafında da ışık saçan kayalar asılmıştı. Gün kadar aydınlık olan yol kayalar tarafından aydınlatılıyordu.
Yola devam ederken 50 metre önde yuvarlak bir koridor belirdi. Koridor ışıklar tarafından aydınlanıyordu ve büyüleyici görünüşü vardı. Chu Feng ilk defa böyle lüks bir iç dekorasyon görüyordu.
Fakat yuvarlak koridor bitiş değildi. Aksine orada düzinelerce tünel vardı. Her tünel çok derine gidiyordu ve sonunu göremiyorlardı.
״ Chu Feng, hangisine girmeliyiz?״ Tünellerin labirent gibi olduğunu görünce Su Mei ve diğerleri bakışlarını Chu Feng’e çevirdiler. Tam o anda Ruh gücüne sahip olan Chu Feng grubun bel kemiği haline geldi.
״ Tüneller çok derine gidiyor ve sonunu kontrol edemiyorum. Bundan sonrası için sadece şans dileyebiliriz.״
Chu Feng çaresiz bir şekilde başını salladı ama tereddüt etmeden bir tünel seçti. Ona doğru ilerledi, Su Mei ve diğerleri de onu takip etti.
Tünele girdikten sonra çok geçmeden her iki tarafta da birçok kapı belirdi. Bazı kapılar çoktan açılmıştı, içinde çok miktarda ruhsal ilaç görebiliyorlardı. Ayrıca birçok odanın içinde ruhsal ilaçlar için insanlar birbirleriyle savaşıyordu.
״ İşte bu kapıyı açacağım.״
Chu Feng Ruh gücünü çıkardı ve en sağlam demir kapıyı buldu. Kapının önüne ulaştığında hiçbir şey söylemedi ve Üç Yıldırım stilinin ikincisini kullandı. Yıldırımın ışığı öteleri süpürdü ve sağlam demir kapı Chu Feng tarafından açıldı.
*bang*
Kapıyı açtıktan sonra bir ruhsal enerji dalgası yüzüne akın etti. Yer ruh Çimeni, Gökyüzü Ruh Çimeni, Aziz Ruh Çimeni… Olması gereken her şey oradaydı. Birkaç binler odada sergileniyordu ve hepsi muhteşemdi.
״ Bu nasıl bir mezar? Hazine deposu gibi.״
Böylece herkes çok mutluydu. Çok fazla kazanacaklarını biliyorlardı çünkü bu tüneldeki gibi en az birkaç düzine oda vardı.
״ Bai Long, Bai Hu, Ye Taozi, Zhang Tingzi. Siz dördünüz kapıda bekçisiniz. Bai Tong, Su Mei ve ben gidip ruhsal ilaçları alacağız.״
Bunu söyledikten sonra Chu Feng, Bai Tong ve Su Mei içeri daldı, Evren torbasını aldılar ve sınırlamadan Ruhsal ilaçları toplamaya başladılar. İster düşük kalite ister yüksek kalite olsun Ruhsal ilaç olduğu sürece hiçbirini bırakmıyorlardı.
״ Kaybol. Ayrılmazsan seni öldüreceğim.״
״ Bu kapıyı biz açtık bu yüzden buradaki ruhsal ilaçlar bize ait.״
״ Ha! Buradaki şeylerin sahibi yok. Sadece öyle olmasını istediğin için senin diyorsun değil mi? ״
Fakat tam o anda girişten bir çığlık sesi geldi. Şöyle bir bakarken kardeşler ve grup bir grup insanla savaşmaya başladılar.
Grubun hangi güce sahip olduğunu kimse bilmiyordu fakat güçsüz değillerdi. Onlardan beşi 7. Seviye Köken Alemine ulaşmıştı, kardeşleri ve diğerlerini zorluyorlardı.
״ Alçak herifler. Başkalarının emeğini almak istiyorlar.״ Bunu gören Su Mei ve Bai Tong anormal derecede sinirliydi.
Kapıları açmadan önce grubu görmüşlerdi. Grup kapılardan herhangi birini açmadı ve sessizce tüneldeki değişiklikleri gözlemlerken öylece duruyorlardı. Aslında Chu Feng ve diğerleri kapıyı açtıktan sonra hızla oraya geldiler.
״ Siz çocuklar toplamaya devam edin, ben gidip onlara engel olacağım. ״ Chu Feng kendi Evren torbasını Su Mei’ye attı ve büyük adımlarla grubun içine daldı.
O anda biri şiddetle Ejder ve Kaplan kardeşlerle savaşıyordu. Fakat Chu Feng şeytan gibi katletmeye başladı. Sadece ışık gibi bir saldırı ve kan püskürtüsü görüyorlardı. Göz açıp kapayana kadar 5 çığlık yükseldi. 6. Seviye Köken Aleminden üç kişi ve 7. Seviye Köken Aleminden iki kişi kan gölüne düştü. Bir daha nefes alamadılar.
Bu olay grupları endişelendirdi ve çabucak silahlarını bir kenara bıraktılar, geri çekildiler ve daha sonra Chu Feng’e dediler ki ״ Çocuk, öldürmeye cesaret ettin! Sen bizim kim olduğumuzu biliyor musun?״
*whoosh* O anda adam sözünü bitirdi ve Chu Feng bir hayalet gibi onun önünde belirdi. Avuç içi bir bıçak ve donuk bir flaş gibi geçti. Adamın başı uçtu ve kafası koparılmıştı.
Temiz bir şekilde o insanları öldürdükten sonra Chu Feng’in vücudu kan dolmuştu. İki soğuk bakışla kapının önünde duruyordu. Sadece 5 kelime söyledi. ״ Yaklaşmaya cesaret eden kişiler ölecek!״
Ölüm niyeti şekilsiz bir kasırga gibi grupları korkudan geri çeviriyordu. Ölen 6 üyeye bakarken gruptakiler kızgındı ama kimse yaklaşmaya cesaret edemedi.
Chu Feng’in gücünden korkmuşlardı. Chu Feng oldukça genç görünmesine rağmen herkes onun acımasız olduğu söyleyebilirdi. ״Gözünü bile kırpmadan öldürdüğü״ söylenebilirdi.
״ Kaybol.״
Dişlerini sıktıktan sonra kükreyen bir lider gibi görünüyordu. Gruptakiler derin bir şekilde Chu Feng’e baktılar ve diğer odalara doğru akın ettiler.
O anda Ejder ve Kaplan kardeşler, Ye Taozi ve Zhang Tingzi’nin Chu Feng’e olan bakışları karışıktı. Her şeyden önce hala gençtiler. Çok fazla deneyim edinmiş olmalarına rağmen kendi elleriyle bir insanı öldürmemişlerdi.
Fakat Chu Feng farklıydı. Vücudundan akan öldürme isteği gerçekti. Gerçekten öldürebilirdi ve öldürmüştü de. Sadece o değil öldürürken aynı zamanda merhametsizdi de. Chu Feng gibi sadece öldürme isteği duyan insanlar kemik delecek kadar soğuk olabilirlerdi ve bu insanların içinde korkuya sebep olurdu.
״ Düşüncelerin içinde kaybolma. Hepiniz içeri girin ve ruhsal ilaçları toplayın. Ben tek başıma bekçi olurum.״ dedi Chu Feng dördüne.
״Mm.״ Dördü de tereddüt etmeden içeri girdi. O anda kalplerinde Chu Feng’in yeri değişti. Sadece Kanatlar Birliğine katılan biri değildi artık. Operasyonun lideri oldu.
O zamandan bu yana Chu Feng ve diğerleri durmadan birkaç kapı daha açtılar. Her odadaki ruhsal ilaç miktarı diğer odalara kıyasla daha da artıyordu.
Ayrıca o zamanda gözü olamayan birçok insan Chu Feng’in ve diğerlerinin işini soymak istedi. Fakat tek bir şeye sahip oldular. O da ölüm.
Sonunda Chu Feng’in içindeki öldürme isteği daha da güçleniyordu. Neredeyse insanlar ona baktıklarında bile hemen ortadan kayboluyorlardı. Bu zararlı insanı kızdırmaktan korkuyorlardı çünkü kemik delen öldürme isteği şaka değildi.
İki tarafta da açılmayan sadece birkaç kapı kalmıştı fakat Chu Feng onları bu insanlardan almamaya karar verdi. Derine gitmeye devam ettiler. Amaçları başlangıçtakileri almaktı.
Fakat şimdiye kadar sahip oldukları Ruhsal ilaç miktarı yaklaşık 10 milyon kadardı, çoğu düşük nitelikli Ruhsal ilaçlardı. En iyisi Aziz Ruh çimeninden daha yüksek kalitede değildi.
En yüksek niteliğe gelince ‘Ruhsal Boncuk’ henüz görülmemişti. Bu yüzden hepsi mezarın derinlerinde daha iyi hazinelerin olduğunu düşünüyorlardı. Her şeyden önce Köken Alemi uzmanının mezarıydı.
Fakat derine indiklerinde yoğun bir kan kokusu baş gösterdi. Geniş koridora girdiklerinde önlerindeki manzarayı görünce buz kesmişlerdi.